30 Mart 2012 Cuma

DOĞUM

Upuzun bir aradan sonra tekrar yazmaya başlıyorum. Bunca zamandır ne mi yaptım? İki kişilik ailemize üçüncü bir kişi geldi. Hayatımız bambaşka bir anlam kazandı. Daha fazla sorumluluk ama daha fazla mutluluk getirdi bizeJ Günlerim onunla dopdolu geçiyor. 5,5 ay doğum iznim 1 ay önce bitti ve işime geri döndüm.
7 Eylülde Acıbadem Maslak Hastanesi’nde Doç.Dr.Cem Batukan ve Hülya Hemşire sayesinde normal doğum yaptım. Doğuma Eşim’de girdi ve bana inanılmaz güven verdi, koçluk yaptıJ Yani benim doğum koçum eşim oldu. Gece 03:00 de başlayan sancılarım sabah 08:17 de sona erdiJ Oğlumuzu kucağımıza aldıkJ  Bayanlar sözüm size; normal doğum güzel ama sancılar çok şiddetli. Yanınızda size sürekli güven verici konuşmalar yapan eşiniz, doktorunuz ve hemşireniz varsa çok daha kolay geçiyor doğumJ  9 ay boyunca normal doğum diye yola çıkmıştım ama ne pilates, ne yoga, ne de nefes derslerine katıldım.Doğum sırasında sancılar ile birlikte nasıl nefes alıp vermem  ve ne yapmam gerektiğini zaten biliyordum sanki. Bütün kadınlarda bu güç var yeter ki gerçekten isteyin...
Bu arada 5 aylık hamileyken gittiğim Garda ve Como postlarımı yazıyorum yakında paylaşacağım. 
Sevgiler herkese,

22 Şubat 2011 Salı

Homemade sushi


Uzuuuun zamandır yazamadım to do list'imin en başında hep bloga yazmak var ama olmadı nedense aslında bir nedeni var:) Heyecanlı bekleyiş bizim için başladı.Henüz hala yabacı olsam da yavaş yavaş beni içine alacak bir süreç...

Şimdi gelelim konumuza;

Sushi'ye bayılırım ama evde sushi yapmak fikri pek bana göre değildi, ta ki Mithat ve Sharon bizi evlerine davet edene kadar.Sharon Tayvan'lı. Bize o gün uzakdoğu misafirperverliğini müthiş şekilde sergiledi. Mithat ise şarap konusunda degüstatör desem yalan değil. Geceye harika bir beyaz şerap eşliğinde sushi yaparak başladık:)  



Sharon'ın  Tayvan dönüşü getirdiği yaprak yosunlar harikaydı.Türkiye'de bunun gibisini bulmak çok zor. Aslında o kadar basic bir sushiydi ki yaptığımız...Yosunu al üstüne haşlanmış pirincini koy, üzerine tavada incecik yaplmış ve şerit halinde kesilmiş yumurta sonra bir parça kalitelisinden somon füme ve bir parçada salatalık! Bunu sar ve soya sosuna batırıp afiyetle ye! Evet çok basit ama kendimiz yaptığımız için çok eğlenceli. Bu appetizer olduğu için çok abartmadık tabii çünkü bundan sonrakiler daha da lezzetliydi, arka  arkaya o kadar çok şey geldi ki sanki  Şefin tadım menüsünü deniyor gibiydik. Her yemeğin yanında Mithat'ın mahseninden şaraplar eşliğinde:) 


    
Ahhhh şunlara bakın Bu karidesleri o kadar sevdim ki parmaklarımı bile yiyebilirdim.Yanında sarımsaklı fasulyeler hem sağlıklı hem lezzetli

Karidesleri hemen ertesi hafta ben de evde denedim. Balıkçı tezgahında 3e ayrılmış boy boy Jumbolar duruyordu, insan olan orta boyu alır tabii ki fiyat- fayda ilişkisi, ama o an insanlıktan çıkıp gözüm  o Jumboların Jumbosu karideslere kaydı bi kere. bunları yapmam lazım!!! Tanesine 5 tl vererek 5 tane Jumbo aldım.Ne de olsa Mustiye sürpriz bir appetizer yapacaktım.Çok da almama gerek yoktu... zaten içim yandı 5 karidese 25 lirayı verirken
Eve koşarak gidip heycanla yaptım, o kadar güzel oldu ki... bir de üstüne beyaz şaraplı bir sos yaptım.
Bunun tarifini daha sonra veririm. Mustinin  kalbini güzel bir yemek ve şarap eşliğinde bir kez daha fethettim:))) 

Gelelim Sharon'un sonraki yemeklerine;

Bunlarda ayvalı dana eti ve Sebzeli noodle... o kadar doymuştum ki aslında bunları tam olarak yiyemedim:( 



Gecenin sonu Sharon'ın piyanosu ve uzakdoğunun vazgeçilmez eğlencesi karaoke ile son buldu!!!

Teşekkürler Sharon ve Mithat:)

20 Aralık 2010 Pazartesi

Palma de Mallorca

İspanya'nın doğu sahiline yakın İspanya'nın özerk bölgesi olan Balear Takımadalarına ait bir ada. Ada olmasına ada  ama kocaman bir ada.Benim tahminimden çok çok daha güzeldi. Her ne kadar İspanyol olsa da burası Almanların vazgeçilmez tatil bölgesi.  

Limandan bir duraktan otobüse bindik burayı beğenip indik.


Yeşil,temiz ve düzenli bir yer Mayorka
Bu fotoğrafa bayılıyorum.Rengarenk sebze ve meyveler.Ceronimo ve ben

havalı böcek:)

Hello Kittyi seviyoruz.İçeride alışveriş turu var Ceren için
Mayorka sokakları
Ara sokaklarda kaybolmak.Kiliseyi bulmamız lazım
İşte Bizim aile ve nihayet kiliseyi bulduk
Manzara harika uzaklarda gemimiz
Bu kare de harika.Meydan çok güzel. Elif ve Ceren de  öyle:)

Mustimmm

Düşünüyorum...yok yok yeter bu kadar alışveriş beklemekten sıkıldım pozu

Cerenimo ve yengesi:)))

Bu çikolata ve şekerleme dükkanlarının tarzını seviyorum 

Bir evin avlusu gizlice çekildi:)


Bir tatil daha bitti.
Cruise bir daha yapar mıyız? Evet neden olmasın? Tek kötü yanı bir gün içinde bir şehri gezmen tadına varman mümkün olmuyor.Tadı damağında kalıyor.Ama evet cruise işi genç işi değil, ama aileler ile ideal oldu.

Evet hemen takvime bakayım bir daha ki tatil ne zamanmış:)))

on the sea

Evet tatilin bitmesine çok az kaldı, içimde biraz hüzün var sanki...Napoli limanınından saat 7 gibi ayrılıyoruz. Ertesi gün tüm gün denizde geçecek, yani bu demek oluyor ki gemide fazlası ile vakit geçireceğiz. Günlerdir sabah erkenden  kalkıp kendimizi yeni yerleri görmeye adadık:) Sanırım hepimizin biraz dinlenmeye ihtiyacı var.

Kahvaltıdan sonra herkes dağılıyor. Ben Musti ile güvertede dinlenip, kitap okumak için kahvelerimizi alıp dışarı çıkıyoruz. Hava soğuk ama güneş var, çok mutluyuz, Harika saatler,hımmm:))  







Aloha Barda keyfe devam



Aloha Bar-Norwegian Jade

Bir ordan bir buraya akşam oldu bile.Gemide bir açık büfe olmak üzere ala carte 6 tane restaurant vardı.Bunlardan 3 tanesi per person 15-25 usd karşılığında yemek yiyebileceğiniz et,japon ve italyan mutfakları vardı.Bu gece Japonların ızgarası  Tepenyaki için önceden rezervasyon yapmıştık.Harikaydı İstanbuldakinden  daha iyiydi diyebilirim.Yine ağzım sulandı galiba:)))



Tepenyaki önce çorbalar
chopsticklere alıştık mı? Gönül annem ve annem bu konuda oldukça başarılıydı:)




Yemek sonunda tıka basa doymuştuk


Yeniden Limon Kokulu Positano

Positano'ya bu sene ikinci kez gidiyorum. Pompei post'umda söylediğim gibi bir sonraki durağımız Positano...Şöförümüz Vitto bizi kasabanın merkezine bırakıyor, o da kendi evine öğle yemeği için gidecek:) 
İşte yine buradayız minik ve sevimli Positano,merhaba!!! Yaz ayından tabii ki çok farklı. Küçük
dar sokaklarda yürümek ne kadar da zordu,ama şimdi etrafta kimsecikler yok, heryer kapalı.Hava yağmurlu. 

Positano sokakları

  
Karnımızda acıktı,sahilde yazın gidemediğimiz bir restaurant vardı."Buca di Bacco" burada yemeğe karar verdik.Ama o da ne burası da kapalı :( Yapılacak bir şey yok. Sahilde hemen 3 kız kardeş anlamına gelen "Le Tre Sorelle" adında bi yer vardı. Yazın burası bize çok turistik gelmişti.ama bu sefer başka şansımız yok.Tek açık olan yer burası.İçeride yine Japon turistler var:)



Positano "Le Tre Sorelle"de yemek öncesi. 
yummy yummy.Hepimiz makarnayı tercih ettik...

Elif ve Ceren


Positanodan sonra,çok az zamanımız kaldı ve deli yağmur yağmaya başladı.Burada heryer limon kokuyor.İşte istediğim hediyelik eşya satan mağaza açık.Yaşasınnn.Hemen limon kokulu sabunlardan alıyoruz ve birkaç da hediyelik eşya aldıktan sonra yola çıkabiliriz.
 
Şimdi Sorrento'ya gidiyoruz.Ancak buraya fazla zaman ayıramayacağız:( hem yağmur hem de çok trafik var.Yine de arabadan inip kısa bir yürüyüş yaptık.Sorrento Positano gibi değil daha büyük. Sorrento'ya tekrar gelmek için şimdilik vedalaşıyoruz, yoksa gemiyi kaçıracağız.
 
Sorrento'da da tıpki Positano gibi heryerde limon ve portakal ağaçları var 

Bu görüntü harika

Sorrento'da bir gezgin